‘I have a dream!’ Evet, bir hayalim var ama yazımın Martin Luhter King’le pek bir alakası
yok. Hayalim şöyle, akşam yatağımıza uzansak gözümüzü kapatıp açtığımızda Fransızca, İspanyolca ya da İngilizce öğrenmiş olsak… Sizce de çok güzel olmaz mı? Dil öğrenmek, herkesin hayatında zorlu ama önemli bir yer tutar. Öyle ki birçoğumuzun korkulu rüyası olmuştur. Dil öğrenme süreci hem emek hem de zaman ister.
Peki öğrenme işini hızlandırıp bilinç dışı olarak uyku halinde dil öğrenilebilir mi?
Bilim insanları da bu konuya epey kafa yormuşlar ve bu konuda çeşitli araştırmalar yapmışlar.
‘Hipnopedi’ yani uyku halinde dinleme yoluyla öğrenme.
Birçok bilim insanının araştırmalarına konu olan, bilim-kurgu eserlerinde yerini bulmuş ‘hipnopedi’ ilk olarak 1911 yılında Hugo Gernsback’ in, bilim kurgu kitabında bahsedilmiştir. Kitapta ‘Hypno- Bioscope’ adı altında bahsedilen cihaz sayesinde uyku esnasında geçirdiğimiz zamanın daha verimli olması amaçlanmıştır. İnsan ömrünün yarısını uyuyarak boşa harcar kanısından yola çıkılarak oluşturulan bilim-kurgu cihazı, günümüzde hala tartışma konusu olan hipnopedi diye bir alan ortaya çıkmasını sağlamıştır.
Yine aynı kitaptan esinlenildiği sanılan 1927 yılında Alios Saliger tarafından icat edilen ‘The Psycho – Phone’ (Psiko Telefon), uykunun belli evrelerinde sesli mesaj çalıp kişinin davranışlarında bilinç dışı olarak bir etki bırakması amaçlanmıştı. Saliger’in dediğine göre, uykunun hipnozdan hiçbir farkı yoktur ve hipnozda da yapıldığı gibi uykunun belli evrelerinde kişinin davranışlarını değiştirecek bilinç dışı etkiler gözlemlenebilir. Binlerce kişi tarafından satın alınan cihazı; uzun yaşam, ideal kilo, evlilik gibi çeşitli konular üzerineydi. Ancak verimliliği ve etkisi, cihazın mucidi Saliger tarafından da başarısız olarak belirtilmiştir. Buna rağmen hipnopedi adına çok büyük bir gelişmedir.
Özellikle 1950’li yıllarda patlama yaşayan hipnopedi düşü, şirketlerin uyku sırasında öğrenme odaklı çeşitli CD ve kaset satışına olanak sağlamıştır. Ancak 1950’lerdeki
araştırmacılara göre uyku esnasında yeni bir bilgi öğrenip uyandığında o bilginin hatırlanması imkansız olarak kabul görmüştür.
Son yıllarda yapılan çalışmalarsa hipnopedi konusunda umut verici. 2017 yılında nörobilimcilerin yaptığı araştırmalar hipnopedinin imkansız olmadığını kanıtlar yönde. Fakat, bir gecede sıfırdan Fransızca öğrenmeyi de beklememek lazım.
Bir grup insana uyku esnasında beyaz gürültü dinletilmiş.
Beyaz gürültü (white noise), insan kulağının algılayabildiği tüm frekansları aynı anda aktarılmasıyla oluşturulmuş ses. Hem doğada hem de makinelerde duyulabilir. Beyaz gürültüye örnek olarak elektrik süpürgesi, saç kurutma makinesi; rüzgar, şelale ve okyanus sesleri verilebilir.
Bu araştırmanın sonucu olarak beyaz gürültü dinletilen bir grup insan uykunun belli başlı evrelerinde duyulan beyaz gürültünün şablonunu çıkarabilmişlerdir. Bu da şu sonuca varmamızı sağlıyor, uyku esnasında duyduğumuz sesler hafızamızı da belli bir yer tutar.
Aynı şekilde seslerle birlikte kokunun da uyku esanasında bilinç dışı etkisi olduğu kanıtlanmıştır. 2014 yılında İsrail’de 66 tane sigara bağımlısı üzerinde çalışma yapılmış. Deneyde uyku halinde olan 66 kişiye sigara ile beraber kötü bir koku koklatılmıştır. Sonuç olarak bu 66 kişinin deneyden sonraki 2 haftaya kadar sigara içme istekleri kalkmıştır. Günümüzde halen tam gerçekliği muamma olan hipnopedi teorisi üzerine çalışmalar sürüyor.
Şimdilik ertesi sabah kötü huylarını bırakmış, yeni bir dil öğrenmiş ya da yepyeni bir kişi, olarak uyanmayacağız. Ancak, yakın gelecekte , süregelen araştırmaların geliştireceği teknoloji ile uyku esnasında kötü alışkanlıklarımızı bırakmamıza ya da yeni bir dil öğrenmemize yardımcı olacak aktivitelerde bulunabileceğimiz söylenebilir.
DİLAY KALINOĞLU
24 AĞUSTOS 2020
BALIKESİR HABERCİ GAZETESİ
KAYNAK: https://www.habercigazetesi.net/uykunuzda-dil-ogrenebilir-misiniz/